tanrı'nın adaletsizliği

gazetede okudum adam sevgilisine 400.000 euroluk araba almış istanbula mel uçağı ile getirmiş. yaa bu kadar insan çok zenginden bu kadar insan neden aç ve neden ölüyor evet evren ver cevabını nedeeenn

allah kullarına adaletsizlik etmez. adaletsiz olması için buna ihtiyacının veya bazı kullarını kayırmaktan dolayı -haşa- menfaatinin olması gerekir. halbuki allah'ın hiç bir şeye ihtiyacı yoktur. imtihanda da herhangi bir adaletsizlik söz konusu değildir. allah herkesi durumuna, kapasitesine ve kendi şartlarına göre imtihan eder. dünyada imtihanlar çok çeşitli; kimi servetinden imtihan olmakta, kimi servet düşmanlığından. kimi sıhhatinden, kimi hastalığından. kimi borçlu kalmaktan, kimi ise alacaklı olmaktan... allah fakir bir kulunu zekattan sorumlu tutmazken, onun sabretmesini istemiştir. onun zekat imtihanı yoktur. zengin bir kulunun ise zekat imtihanı vardır. zekatını vermeyen bir kul, bu noktatdan imtihanı kaybeder ve ahirette bunun hesabını verir ve cezasını görür. insanlar fıtrat olarak aynı yaratılmadığı için imtihanlarının da farklı olması hikmettendir. insanlarda binlerce duygu ve hissiyat vardır. her insanda bu duyguların inkişafı farklıdır. mesela kadınlarda şefkat hissi erkeklere göre daha fazladır. bundan da anlaşılıyor ki imtihan sorularının aynı olması değil farklı olması hikmete muvafıktır. imtihanın zorluğuna göre mükafat da artmaktadır. soruları zor olan bir imtihandan kişi elli puan alsa, kolay olan bir imtihandan da yüz puan alsa, görünüşte dereceleri aynı olmasa da hakikatta aynı olabilir. rakamsal olarak diğeri daha üstün gözükse de değer olarak aynı olabilir. bazen insanın başına gelen bir zor musibet başkasının başına gelen on sıkıntıdan daha çok sevap kazandırabilir. mühim olan meselenin iç yüzünü anlayabilmektir.

indandığımız tanrı veya tanrılardan beklediğimiz adalet ve merhamet düzeyi, doğal olarak kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. burada sorulması gereken soru: 'inandığımız tanrıdan niçin, neden ve ne şekilde bir adalet beklediğimizdir'. bundan ziyade, eğer daha geniş bir açıdan bakılırsa, sorulması gereken soru: 'yaratıcının bize niçin merhamet göstermesi gerektiğidir' . evet, eğer var ise, hakiki yaratıcının bu insancıl kaygılara sahip olmaması gerekir, çünkü o hakikattir. eğer, tanrı tarafından gelecek bir adalet beklentisi içindeysek, önce vicdanımıza bir dönüp bakmamız gerekir, çünkü bizim 'adil tanrımız' vicdanımızdır... - edit - ayrıca sınav zorlaştıkça mükafatın artması durumu da, insanların kendilerini avutmak için başvurdukları binlerce yoldan sadece bir tanesidir... - edit -

tanrı, ya da yaratıcı, ya da allah ya da artık var ise inancınızda hangisi yer alıyor bilemem, yaratmış olduğu düzeni sorgulayan bir başlık. hasılı kelam bir kaç laf etmek isterim. öncelikle kendi inancıma göre tek bir yaratıcı var ve üzerinde yaşadığımız bu dünya sınav yeri. kendi kendine olmuştur, gaz sıkıştı patladı falan gibi inancım yok, hani belki yobaz demek istersiniz ama elhamdülillah müslümanım. ve söz konusu olan adaletsizlik kavramı ise kesinlikle söz konusu değil. herkes bu dünyaya bir şekilde bir şeyler ile sınanmak için geliyor. herkesin imtihanı kendine göre farklı, kiminin boyu kısa olur, kiminin parası pulu olmaz, kiminin eksik bir uzvu olur, kimisi nefsinin kurbanı olur. sözünü ettiğiniz adaletsizlik tamamen insan ürünü olan bir kavramdır, "dünyadaki zenginleri doyuramadığımız için, dünyadaki bu kadar kişi bu yüzden aç" şeklinde bir söylemimiz var bizim. egosunun nefsinin kasveti ile insanlığını unutan yaratıklar vicdansız ve merhametsiz bir şekilde dünyanın içine etmekteler. dünyanın bir köşesinde açlıktan ölen birileri varken bir diğeri ısınmak için para yakıyorsa, birileri uygun organ için sıralarda sürünürken birileri kimsesiz çocukları kaçırıp fahiş fiyattan organ satabiliyorsa eğer, bu yaratıcının adaletsizliğinden değil, insanın sınavını unutmuş olmasından kaynaklanmaktadır. sağa sola çamur atmaya gerek yok, insani duygularımızın kölesiyiz hepimiz. şu sığınmaya çalıştığınız düşünce bile hatayı kendinizde aramayacak kadar kibirli olduğunuzun göstergesi. bisikletten düşünce siz değil de bisikleti üreten adam suçlu diyorsanız kafalar güzelmiş güle güle kullanın derim. yarına sağ çıkma garantimiz yokken birilerinin kalbini kırabilecek kadar bencil, çok parası olup muhtaç insanlara yardım etmeye teşebbüs eden kişileri engelleyecek öldürecek kadar yabani, toprağın altına girdiğimiz zaman sizi siz yapan benlil duysunun sizden alınacağını kabul etmeyecek kadar körüz. mizanı unutup yaşadıktan sonra tanrı da adaletsiz olur, size ters düşen herkeste. hatayı aman kendimizde aramayalım, mükemmeliz çünkü. vesselam..

herhangi bir "tanrı" ya inanmama sebeplerimden biridir ( yaratıcı konusuna cevap veremiyorum (ki çokta takmıyom yanı))

insandır o tanrı olsa duramazsın. insan her şeyi kendi yapar. suçu herzaman atacak birilerini bulur kendince. bazen (bkz: şeytan)'a bazen (bkz: tanrı)'a. sanki çok masummuşuz gibi.

bu dünyaya insanlar imtihan için gelirler. bazıları çok para ile bazıları parasızlıkla imtihan olur. neden bana böyle demek yerine şükür etmek gerekir. inancını bilmiyorum ama aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz. doğuştan zengin değilsindir bunu kendi çabalarınla yapabilirsin. kolay yoldan kazanılan şey kolay kaybedilir. maddiyat yönünü geçtim elin ayağın yerinde gözün görüyor. en büyük zenginlik bunlar. en büyük zenginlik aile. allah hiç kimseyi çok para ile imtihan etmesin.

insandan kaynaklı.

adalet kelimesinden ne anladığımız göre değişir.adalet anlayışı farklıdır belkide

tanrının hukuku,adaleti olması beklenemez kavram olarak bakıldığında birbirleri ile alakası olmayan şeyler bunlar. inanç şekillerine göre bu dünyayı yaratan ve dinleri gönderen tanrı zaten adaletini buraya değil yukarıya saklar çünkü bir nevi sınav hayatıdır bu. ancak pek inançlı bir insan değilim ve adaleti insanların kendilerinin yaratacağına inanıyorum öncelikle siz adil olmaya bakın kendi dünyanızda,çevrenizde herkes bunu yaptığında tanrının da sonunda adaletli olacağına inanıyorum.

adaletsiz olan allah değildir. adaletsiz olan yaratılmış olan nefsi olan insandır.